Ç
ÇAĞANOZ : Çağana; Pavuryaya benzer, kıyılarda, taşların altında bulunur. |
ÇAKAR : Denizde açığa veya kıyılara yerleştirilen belirli aralıklarla yanıp sönen küçük fener |
ÇAKAR AĞI : Uzunluğu 250-300 kulaç kadar, eni 9-10 kulak( yani 300 gözlü) sade bir ağdır. Uskumru çakarı ve kolyoz çakarı diye iki çeşittir. |
ÇALINMAK : Oltayı bir anda hızla çekip iğnenin balığın ağzına girmesini sağlamak. |
ÇALPARA : Gemilerin iç kısımları ile irtibatı olan deliklerden deniz suyunun içeriye girmemesi için deliklerin ağızlarına konulan ve bir tarafları menteşeli sac kapak. |
ÇALPARA : Çağanozdan farkı yoktur. Yengeç cinsidir. |
ÇAPA : Deniz araçlarını sabitlemede kullanılan, tabana indirildiğinde zemine gömülebilen ve gemi demiri de denilen bir tür ağırlık. |
ÇAPARİ : Beden, kasa, köstek, köstekler ucunda iğne ve iğneye bağlanmış kanatlı hayvanların kuyruk, kanat veya göğüs tüylerinden veya aynı amaçlı sentetik materyalin bir parça ve/veya tutamından meydana gelen yemsiz ya da yemli olarak kullanılan çok iğneli takım. |
ÇAPARİZ : Yapılmakta olan bir işin veya manevranın yapılmasını engelleyici bir durumun ortaya çıkması sonucunda işin veya manevranın yapılmasının gecikmesini veya bir başka manevranın yapılmasını gerektiren durum. |
ÇAPARİZ VERMEK : Yapılmakta olan bir işin yapılmasını engelleyici harekette bulunmak |
ÇARDAK : Çekme dalyan ağzında direkler üzerine tahtadan kurulmuş iki tane ufak oda. Reis ile birlikte altı tane tayfa bu çardakta beklerler. |
ÇARK : Gemilerin hareketlerini sağlayan makinalar |
ÇARKÇI : Gemilerde makine kısmını yürüten kimse |
ÇARKÇIBAŞI : Harp gemilerinde makine bölümünün amiri |
ÇARPMA : Balık sürüsü içerisinden hızla çekilen iğneli balık tutma aracı. Daha çok tatlısularda kullanılır. Balıkları yaralaması ve her yaraladığını tutmaması nedeniyle kullanılması yasaklanmıştır. |
ÇAŞOT : Çekirge, balık yemi |
ÇATAL : Bir sap ve ucu çatallı zıpkın gibi saplanarak kullanılan av aracı. Çarptığı her balığı avlamadığı ve yaralı bıraktığı için kullanımı yasaktır. |
ÇATANA: (Çetene kasabasının adından). Filika büyüklüğünde motorlu tekne. |
ÇAVALYE : Tutulan balıkların içine konulduğu yayvan sepet. Sazdan, telden, tenekeden olabilir. |
ÇAYIR : Deniz ve talısu bitkilerinin yayıldığı alan. Deniz çayırı. |
ÇEKEK : Kayıkların karaya çekildiği yer veya gemilerin onarılmak üzere çekildiği karadaki bölüm |
ÇEKEK YERİ : Genellikle görece küçük deniz araçlarının bakımının yapılması için karaya çekme düzeneğinin bulunduğu yer. |
ÇEKELEVE : Kıç tarafı yüksek, hızlı giden yelkenli. |
ÇEKME AĞ : Yatay olarak çekilerek kullanılan trol tipi ağ. |
ÇEKME AĞI/ÇEKTİRME AĞI : İki motor tarafından çekilerek, genellikle boğaz içinde uskumru avında kullanılan bir çeşit ağ |
ÇEKTİRME : Yaklaşık olarak 30/50 gros tonluk yelkenli ya da motorlu ağaç yük taşıma deniz aracı. |
ÇELİKBEDEN : Dişleri keskin, yırtıcı balıkların misinayı kesmesine mani olması için kullanılan, iğneden sonra takılan 10-30 cm.lik çelik tel. |
ÇENTİK: Genellikle balığın kuyruğunu iki kısma ayıran girinti. |
ÇEVİRME AĞI : Balıkların etrafını çevirmek ve bunları ağ içerisinde hapsetmek suretiyle yakalanmalarını sağlayan istihsal vasıtasını, Örnek; Gırgır ağı. |
ÇIMA : Halat, elincesi veya yomaların uç kısmı |
ÇIMACI : Gemilerin iskelelerde hareket veya yanaşmasında halat ucu uzatan, tutan, geri veren, bağlayan, çözen kişi. |
ÇİFT AMAÇLI TROL : Hem tabanda hem de tabanın üstünde kullanılabilen trol. |
ÇİFT KABUKLU YUMUŞAKÇA : Suyu filtre ederek suda bulunan gıdalarla beslenen, vücutları bir menteşe ile birlesen iki kabuk içinde bulunan, tatli sularda da yasayan iki simetrik kabuklu su ürünlerdir. ( Kum midyesi, Kara midye, Killi midye, İstiridye, Akivades, Kidonya ) |
ÇİFTE DEMİR(ÇİFTELEMEK) : Bir limanda tek demirde yatılırken havanın sertleşmesi veya fırtına çıkması durumunda demirin taraması veya zincirin fazla deste olması ihtimaline karşı ikinci demirinde atılarak her iki demir kalomaları birleştirilerek geminin iki demir üzerine bindirilmesi |
ÇİFTE KAYIK : Bir kayıkta bulunan kürek sayısına göre kayıklara verilen ad |
ÇİNEKOP : Lüferin bir boyudur. Yaprağın bir büyüğüdür. Boyu 11-13 cm. arası olur. Bir kg.a 16-18 ad. girer. |
ÇİNGENE PALAMUTU : Palamutun bir boyudur. Vonozun büyüğüdür. Boyu 15-25 cm. olur. Bir kg. a 3-5 ad.girer. |
ÇİROZ : Yumurtasını atmış, sütünü dökmüş ve bu yüzden zayıflamış balıklara çiroz denir. |
ÇİROZ : Önce tuzda 8-10 saat bekletilmiş, sonra temizlenerek kurutulmuş uskumru. |
ÇOÇONA : Fulya balığı. |
ÇOLUN : Balıkçıların kullandığı ağ kepçe. |
ÇOMBALAK : Balığın sudan havaya fırlaması. İç sularda sazan, turnadan kaçarken, alabalık su üstündeki bir böceği kapmak isterken, denizde büyük balıklar küçük balıkları kovalarken görülen bir olaydır. |
ÇOPRA : Balık kılçığı. |
ÇOPURİNA : İzmarite benzeyen bir balık. |
ÇORİ KESMEK : Derenin suyunu başka yere akıtarak balık avlama (Rize mahalli dili) |
ÇÖKERTME AĞI : İstihsal sahalarında suyun dibine veya içine çökertilmek suretiyle kullanılan su ürünleri istihsal vasıtası |
ÇUHA TEKİRİ : Tekir balığının 15 cm.den uzunlarına denir. |
ÇUKA : Mersin balığı türü. |
ÇXOMBİ : Balık (Lazca) |