YAYIN YEMLERİ

1.FARE: Canlı olan su faresi, sıçan, fındık faresi asma olta ile kullanılır. İğneye belinden iple bağlanan fare suyun üzerinde bir ağaç dalına veya suya uzatılan bir çatal sopaya asılır. Fare suyun üzerinde yüzer vaziyette kalmalıdır. GARANTİLİ.(Ölü olarak da dip oltasıyla kullanılabilir, ancak verim azalabilir.)
2.KURBAĞA Fare gibi asma oltada canlı olarak kullanılır. BANKO
3.MİDYE: Tatlı su midyesi ile iğneye bolca takılır.
4.SOLUCAN: İri, kalın solucanlarla iğne doldurulur. Küçük solucanları ufak balıklar didikliyor. Ancak saat 22.00-23.00'den sonra ufak balıklar çekiliyor. Bu saatten sonra solucan daha uzun süre iğnede kalabilir. Kalın solucanlar genelde bahçe ve tarla topraklarından çıkıyor.
5.KEREVİT: Tatlı su kereviti canlı olarak iğneye bağlanırsa bütün gece canlı olarak kalabiliyor.
6.SÜLÜK: İri, siyah sülük dayanıklı bir yem. Ancak, oltaya takmadan önce, vantuzlarını jiletle kesmek gerekiyor. Yoksa bir taşa yapışıp, hiç kıpırdamayabilir. Kenarı çamurlu, pis akan derelerde, kanallarda bulunabilir.
7.YENGEÇ: Tatlı su yengeçleri canlı olarak bağlanıyor.
8.SERÇE: Ölü serçe tüyleri ile birlikte çalı,çırpı ateşinde hafifçe tütsülenip, tüyleri yakılıyor. Yanık kokusu yayan serçe iğneye takılıp, dip oltası ile kullanılıyor. Yayın nerede olursa,olsun kokuyu alıp gelirmiş.
9.BALIK(Ben, gümüş, kızılkanat, v.b.): Küçük balıklar sırtından takılıp dip oltası ile atılıyor.
10.TAVUK CİĞERİ: Balığa girmeden 1-2 gün önce ciğerler güneşli ve rüzgarlı bir yere bırakılıp, kuruması ve kokuşması sağlanır.
11.HİNDİ CİĞERİ: Tavuk ciğerine oranla biraz daha sert oluyor, iğneden çabuk düşmüyor.
12.TAVUK BAĞIRSAĞI: Oltada sağlam duruyor. Kokusunu da biraz bekleterek artırabilirseniz iyi yem olur. Köy tavuğunun ki daha iyi kokuyor diyorlar.
13.TAVUK KAFASI: Tüyüyle birlikte tütsülenmiş olarak kullanılıyor.
14.TAVUK KANADI: Bunu da tüyüyle tütsüleyip kullanıyoruz.
15.GÜVERCİN: Meriç nehrinde kullanılıyormuş. Ölü güvercin 2-3 gün suda bekletiliyor. İyice şişip, koktuktan sonra, kanatları hariç tüyleri yolunuyor. Daha sonra suyun üzerinde kalacak şekilde asma olta ile kullanılıyor. Akıntılı suda tüylü olan kanatları oynadıkça, şişmiş olan kuşta koku yaydıkça balığı cezbediyor.
16.CİVCİV: Ölü civcivler tüyüyle birlikte veya tütsülenip oltaya takılabilir.
17.DALAK: Kanlı olması nedeniyle suda koku salıyor. Dayanıklı bir yem.
18.KANLI SÜNGER: Sık gözenekli bir parça sünger, kana bulanıyor. Güneşte kurutulup, iğneye takılıyor. Suda eriyen kan, akıntıyla birlikte ince ince yayılıyor. Balık kokuyu takip edip, geliyor.
19.KAN: Mezbahadan bir kova kan dolduruluyor. Üstü iyice kuruduktan sonra kova yan yatırılıp eğimli bir yere dökülüyor. Alttaki kurumamış kanda akıp kurumasında sonra, elle macun gibi karıştırılıyor. Dah sonra pide,lavaş gibi açılıp buzluğa konuluyor. Balığa gidileceği zaman şeritler halinde kesilip oltaya takılıyor. Akıntıda yavaş yavaş eriyip koku salıyormuş.
20.İŞKEMBE: Biraz kokutup, takmakta fayda var. Sağlam bir yem.
21.SUCUK: En ucuzunu takmak lazım. Daha iyi koku salar.
22. ET: 2-3 gün önceden kokuşturmak gerekiyor.
19.TAVUK YÜREĞİ,TAŞLIĞI: Tavuk ciğeri aldığınızda içinden çıkıyor, eğer ciğeri küçük balıklar didkliyorsa kullanılabilir.
20.SALAM,SOSİS: Parça parça takılabilir.

 

NOT: Yayın avcılığında esas olan, yemin koku ve titreşim yaymasıdır. Yayın balığı hareketsiz balık olduğundan dolayı, kendisi pek gezerek yem bulmaz. Onu yemin yanına koku ve hareket ile çekmek gerekiyor. Bu nedenle kullanacağınız yemler ne kadar çok kokarsa o kadar verim artar. Bu maksatla hemen iğnenin yukarısına bir parça kibrit kutusu kadar sabun bağlanabilir. Akıntıda çözülen sabun, balıkları iğneye doğru çekecektir. Canlı yemler suyun içinde hareket ettikçe, yayacakları titreşim nedeniyle başarı oranını arttıracaktır.

 
                                                                                                 SAZAN YEMLERİ

1. BOİLİ: Sazan için en birinci yem. Hazırlanması ve alıştırılması eziyetli, ancak verim oranı maksimum. Herkesin uygulamasını istemem, çünkü kullanımının artması halinde sazan popülasyonu azalabilir. Şaka bir yana gerçekten de etkili bir yem. Ama ilk balığınızı alabilmeniz için en az 2 günde bir olmak üzere, 3-4 hafta yemleme şart. Alıştırdıktan sonra bulunduğunuz çevrede efsane olabilirsiniz. Hazırlanması teferruatlı olduğu için daha sonra ayrı bir sayfada anlatmaya çalışacağım.
2. SOLUCAN: Sazanın dayanamadığı bir yem, bence boiliden sonra ilk numara. Olumsuz bir tarafı var, küçük sazanlar da bayılıyor. Ufak sazanların dolaşmadığı derinliklere atarsanız, büyük sazan yakalama şansınız artar.
4. MISIR: Konserve mısır, kolay iğneden kurtuluyor, ufak sazanlar, kızılkanatlar didikliyor. Koçanından koparılmış taze mısır daha verimli, ama her sezon bulunamıyor. Bir de küllü kart mısır var, daha iri taneli, daha sağlam. Hayvan yemi olarak kullanılan bir kilo iri taneli mısır, iki çorba kaşığı ağaç külü veya iki çay kaşığı karbonatla birlikte kaynatılıyor.(Zarını patlatıp, şişmesi için.) Taze olarak kullanılırsa daha iyi olur.
3.ET KURDU: Eti uzun bir süre açık havada bekletirseniz zaman kutlar oluşuyor. İğneye ucundan öldürmeden 2-3 tane takılırsa balık geliyor. Ama ufak balıklar çabuk atlıyor.
5. AYÇİÇEK KÜSPESİ: Kalın bir kibrit kutusu kadar kesilmiş preslenmiş ayçiçek küspesi etrafına serbest halde 6-7 ad.1-1,5 cm.lik köstekler bağlanıyor. İğnelere mısır veya solucan takılırsa verim artabilir. Malzemecilerde hazır olarak satılıyor.
6.YAYLI OLTA: Yay biçiminde hazırlanmış çakmak büyüklüğünde tellerin içine koku vermesi amacıyla hamur sıkılıyor. Ayçiçek küspesinde olduğu gibi köstekler takılıyor. İğnelere mısır veya solucan takılıyor.
7.KENDİR TOHUMU: Daha bu işi çözemedim. Aldığım kendir tohumları çok ufak, kaynatınca bile oltaya takılacak kadar olmuyor. Temin edebilirsem deneyeceğim.
8.HAMUR: Ekmek içi, mısır unu, un ile hazırlanıyor. Katkı maddesi olarak vanilya, karabiber, tuz, kakao, bal, zeytin yağı, çiçek yağı, bal, şeker, yumurta, akvaryum balık yemi, ayçiçeği küspe tozu, pekmez, misk-i amber,malzemecilerde satılan özel kokular v.s. kullanılabilir. Ağız tadınıza kalmış. Ekmek içiyle hazırlanan daha dayanıklı oluyor. Odunlu fırında pişmiş ekmek tercih edilmeli. Matador fırında pişmiş ekmeğin verimi düşük. Hazırlanan hamurların dayanıklı olması için hamuru karıştırırken içine pamuk katılabilir. İğneye takılacak kadar yuvarlak yemler hazırlanıp, 5 dk. sıcak suda pişirilirse uzun süre dağılmadan suda kalıyor.
9.ÇEKİRGE: Hiç yeminiz kalmazsa çevreden çekirge yakalayıp takabilirsiniz.
10.CANLI BALIK(BEN BALIĞI, GÜMÜŞ): Sazan irileştikçe vahşileşir. İri sazanların bulunduğu derin sulara atabilirseniz, tarih yazacak sazana denk gelme ihtimali var.
11.MISIR KÜSPESİ: Ayçiçek küspesi gibi kullanılır.
12.MAKARNA: Hafifçe haşlanmış düdük makarna kullanılıyor.
13.DANABURNU: İri sazanlar için geçerli.
14.KURU ÜZÜM: İri, siyah üzüm ile tutmuştum bir zamanlar.
15.İRMİK: Bulunduğunuz gölün suyuyla ıslatırsanız macun gibi olacaktır.
16.KAŞAR PEYNİRİ: Küp halinde kesilip takılıyor.
17.DUT: Eğer göl çevresinde dut ağaçları varsa bir deneyin, arkadaşım solucanla, mısırla tutamadı, dut ile rekora koşuyordu. Ama, göletin çevresi olduğu gibi dut ağacı ile çevriliymiş.
18.PATATES: Çiğ veya hafiçe haşlanmış olarak iğneye takılıyor.
19.HUBUBAT(Kuru fasulye, bakla, bezelye,nohut...): Denenebilir, eğer sık gittiğiniz bir gölse alıştırılabilir.
20.TAHIL(Buğday, arpa...): Küçük sazanlar çok geliyor. Ama, mısır taktığınız iğnenin ucuna geçirilebilir.

NOT: Sazan avında yemleme önem kazanmaktadır. Olta atmadan önce bölgeyi yemlerseniz balıkları o bölgede sabit tutabilirsiniz. Yemleme için un, küspe, tarhana, tavuk yemi, buğday, mısır, topları veya taneleri kullanılabilir. Genelde msırla yemleme yapılıyor. Yemlemede esas, balık doymayacak kadar, ama o bölgeden de ayrılmayacak kadar yemleme yapmaktır. Eğer mısır kullanılıyorsa, eski mısırla yemleme yapıp, oltaya taze mısır takmalıdır. Sazan ekşimiş eski mısırların arasından iğnedeki taze mısırı bulacaktır. Ben tarhana ile yemlemeyi tercih ediyorum. Tarhanayı hafifçe ıslatıp, top halinde oltayı attığım yere gönderiyorum. Kokusu cazip. Piyasada satılan veya sizinde yapabileceğiniz mazmozlama kafesleri kullanılabilir. Kurşun veya fırdöndüye yakın takabileceğiniz plastik veya telden hazırladığınız mazmozlama kafesinin içine koku verecek hamurlar takarak balıkları yemin bulunduğu yere doğru çekebilirsiniz.
 

 

BOİLİ

MANTIĞI: Sazan balığının yüksek proteine alıştırılmasına dayanır. Hazırladığımız boililerin yüksek protein içermesi nedeniyle, bunları yiyen sazanlar kendini güçlü ve sağlıklı hissetmektedir. Bu nedenle boiliye alıştırılmış sazanlar, artık boili yemezse kendini zayıf hissedecek, sürekli boili arayacaktır.

HAZIRLANIŞI: Boilini mantığında anlatıldığı gibi, hazırlayacağımız yemler yüksek oranda protein içermelidir. Ayrıca sazanın yemi daha rahat bulabilmesi için, kokulandırmalı ve renk verilmelidir. Bu maksatla çeşitli malzemeler kullanılabilir. Yerli ve yabancı sitelerde araştırma yapılırsa çok çeşitli malzemelere ulaşılabilir. Sn.Bay Ümit MERT'in Av Ve Doğa dergisinin Mayıs ve Haziran aylarında boili hakkında teferruatlı bir yazı dizisi vardır. Aşağıda benim hazırladığım boililerin malzemeleri örnek olarak görülebilir:
İrmik
Soya unu
Mısır unu
Glikoz
Yumurta
Meyve esansı
Kırmızı gıda boyası
Yukarıdaki ve bunun benzeri malzemelerle hazırlanan boili hamuru iyice yoğrulur. Daha sonra düz bir zeminde dolmakalem kalınlığında yuvarlatılır. Bir bıçakla 1 cm.lik uzunluklarda kesilir. Avuç içiyle haşlanmış nohut büyüklüğünde yuvarlatılır. Önceden iyice kaynatılmış suda 3-4 dk. pişirilir.Bir gün boyunca bir bezin üzerinde kurumaya bırakılır. İyice sertleşen boililer buzdolabı poşeti ile buzluğa kaldırılır. Kullanılacağı zaman ihtiyaç miktarı kadar alınıp, tekrar buzlukta muhafaza edilebilir.

YEMLEME: Boilide başarı uzun ve muntazam yemlemeye bağlıdır. Çünkü boiliyi ilk attığınızda diğer yediklerinden farklı tat ve kokudaki yeme pek itibar etmeyeceklerdir. Ancak zamanla yemeye alışan sazanlar, başka yem yiyemez olacaklardır. Bu nedenle avlanacağınız bölge büyük önem kazanmaktadır. Aşağıda yemleme yapılacak bölgenin seçiminde dikkat edilecek hususlar yazılmıştır:
1. Evinize yakın olmalıdır. Sık sık gidebileceğiniz, ulaşımı kolay bir bölge olması yemleme işini sürdürebilmeniz için önemlidir. Aracınızla kıyısına kadar gidebileceğiniz bir gölet, size zaman tasarrufu sağlayacaktır.
2. Fazla kalabalık olmayan bir gölet veya gölün fazla rağbet edilmeyen bir bölgesi yemlenmelidir.
3. Yemlenecek bölgenin dip yapısı iyi bilinmelidir. Otlu, yosunlu bir dipte boililer kaybolacak, sazanlar tarafından bulunamayacaktır. Ayrıca, oltanın takılacağı ilişkenlerin olmamasına dikkat etmelidir.
4. Gölde, en az 2-3 ayrı yere yemleme yapılmalıdır. Çünkü, yemleme yapacağınız veya aylarca yemleme yaptıktan sonra balığa gittiğiniz zaman yerinizde birilerinin olta atmış olma ihtimali büyük olasılıktır. O vakit alternatif yemleme bölgelerinizde balık tutabilirsiniz.
5. Gölün fazla gürültü olmayan bir kısmını yemlemekte fayda var. Çünkü, boili ile yemlemeyi fazla uzağa yapamayacağınızdan dolayı, büyük balıkların kıyıya yanaşmasının engellenmemesi gerekiyor.
6. Gölün derin olan kısımları seçilmelidir. Malum, büyük sazan çok fazla sığlığa yanaşmıyor. Kıyıya yakın kısımları derin olan göller daha rahat yemlenebilir.

Yukarıda yazılanlara dikkat ederek seçilen bölgeler, en az 2 günde bir, 2-3 ay süreyle yemlenmelidir. Eğer bu yemleme yapılmazsa, boilinin eskiden oltalara taktığımız hamurlardan bir farkı olmayacaktır. Hatta, sazanın yeni gördüğü bir yem olduğundan, çok daha az bir verim elde edilir. Boili ile avlanmanın sırrı yemlemedir. Bazen arkadaşlardan duyuyorum:"Bu hafta boili ile avlanmayı deneyeceğim."; diyorlar. Hiç zahmet edip te, boili hazırlamaya çalışmasınlar, göl kenarında boili ile zaman kaybetmesinler. Mısır çok daha verimli olacaktır.
Yemleme esnasında 30-40 tane boiliyi, olta atacağımızı varsaydığımız bir bölgeye dağıtarak atmalıyız. Yemleme yaptığımız bu bölgenin kerterizini alarak, her geldiğimizde aynı bölgeyi yemlemeye dikkat etmeliyiz. Alternatif bölgelerimiz için de aynı şekilde yemleme yapılmalıdır.
OLTA TAKIMLARI: Pişirilen ve iyice kurutulan boililer iğneye kolay saplanmaz. Boili ile avlanma da yemin takılması için HAİR RİG metodu uygulanmalıdır. Aynı metodun mısır ile de uygulanmasının uygun olacağını düşünüyorum. Göl kıyısında oltanın ileriye atılması esnasında karışmaması için HELİCOPTER RİG denilen takım kullanılması, saatlerce birbirine karışmış oltaların başında oturmamızı önler. Olta takımları hakkında bilgilerimi Sazan Olta Takımları sayfasında resimleri ile birlikte anlatmaya çalışacağım.
AVLANMA: Aylarca yaptığımız yemleme ve günlerce hazırladığımız olta takımlarımız tamamlandı. Artık avlanmaya gidebiliriz. Av bölgemize gittiğimizde hiç ses çıkartmadan, yemleme yaptığımız bölgeye10-15 tane boili yolluyoruz. Çevredeki sazanlar yemlemenin başladığını fark edip geleceklerdir. Daha sonra oltalarımızı hazırlıyoruz. Hair Rig ile boililerimizi takıp, kerterizi alınmış bölgeye atışlarımızı yapıyoruz. Vuruş boşluğunu bırakıp, kamışın ucuna zillerimizi takıyoruz. Makaranın debriyajını, yüke bindiğinde hafifçe misina salacak şekilde gevşetiyoruz. Çünkü, boililere vuracak sazanların devasa boyutta olacağı düşünüldüğünde, ilk vuruşunda misinayı kopartıp gitme ihtimali baş gösteriyor.
Artık, bir tarih yazma vakti geldi. Efsane olmanın vaktidir. Ancak, amatör balıkçılık biliyorsunuz centilmen sporudur. Lütfen sirkülerde yazılı miktarların üzerinde tuttuğunuz balıkları suya iade ediniz. Bu maksatla, büyük bir livar, hapis edinin. Sazanları tuttukça canlı kalmaları için livara atın, limitlere ulaştığınız da tuttuğunuz her büyük balığa karşılık en ufağını suya geri salın. Böylece, hem limitler içinde balık tutmuş olursunuz, hem de eve götürdüğünüz sazanlar büyük olur.
 Benden anlatması, sizden bu kadar zahmete girip tutması.

 Hepimize Rastgele

www.fishingturk.com